Web Analytics Made Easy - StatCounter

LR Master Drink oskidatif stresi nasıl yok eder?

Stresi azaltmak çoğunlukla pek mümkün değildir. Eğer sebepleri değiştiremiyorsak, sonuçlara dair yapabileceğimiz birkaç imkânımız var. Mikro besin öğeleri vücuttaki oksidatif stresi etkisiz hale getirebilir ve aynı zamanda bedenimize ve zihnimize yeni ve taze enerji sağlayabilir.

Kötü olan ise, stresli zamanlarda çoğunlukla vücudumuzu yeterli miktarda bu besin öğeleri ile besleyemeyiz. Stres ne kadar büyük ise, o kadar fazla hazır yemeklere yöneliriz, düzenli yemek yemeği bırakır, çikolata, şeker veya diğer zararlı yiyeceklere yönelmeye başlarız. Tüm bunlar oksidatif stresi daha da fazla yükselten besinlerdir.

Bu durumda vücudumuzu acil olarak ihtiyaç duyduğu şeylerden uzak tutmuş oluyoruz. Çünkü stres halinde vücudumuz özellikle vitamin, mineral öğeleri ve eser miktarda elementler gibi birçok mikro besin öğelerine ihtiyaç duyar.

İşte LR’ın gıda takviyesi Master Drink Formula Green, oksidatif stres düşmanı bu mikro besinleri içerir!

Stresli zamanlarda bizi gerçekten destekleyen şeyler, değerli mikro besin ögeleridir. Bunlar doğru bir şekilde kombine edildiğinde, iki etkinin anında farkına varabilirsiniz:

1.Stresin etkisiz hale gelmesi

Oksidatif stres etkisiz hale gelir, böylece serbest radikaller zararsız hale getirilir. Antioksidatif etki gösteren ve vücudumuzu serbest radikallerden koruyan birkaç madde şunlardır:

– Resveratrol
– Klorofil
– Yeşil çay
– E vitamini
– Selenyum

2.Enerji üretimini harekete geçirmek

Mikro besin öğeleri bedensel ve ruhsal verimliliği güçlendirmek için enerji üretirler. En önemli maddeler şunlardır:

– B Vitaminleri
– Kolin
– Koenzim Q10
– Demir
– Karnitin

İşte LR’ın gıda takviyesi Master Drink Formula Green (Eski adıyla Mind Master), tüm bu oksidatif stres düşmanı mikro besinleri içerir! Master Drink Formula Green‘in strese karşı nasıl bir etkisi olduğunu anlamak için şimdi bu başlıkları ve mikro besin maddelerini ayrıntılı şekilde inceleyelim:

1. Stresin etkisiz hale gelmesi

Ne kadar çok performans gösterirsek, vücudumuz o kadar fazla enerji üretmek zorunda kalır. Bu durumda daha fazla serbest radikaller oluşur. Bunlar kısa sürede rahatsız edici yan etkiler gösterebilecek ve vücutta strese yol açabilecek küçük ve saldırgan moleküllerdir.

Serbest radikaller hücre duvarına ve ince zarına zarar verir, enzimleri yararsız hale getirir ve enerji üretimini güçsüzleştirir. Genlere (DNA) zarar verir ve mutasyona neden olur.

Böylece birçok ağır hastalık kolayca ortaya çıkabilir. (Örn.; damar sertliği, kalp hastalıkları, kanser vb.) Ayrıca erken yaşlanma belirtileri de daha kolay bir biçimde ortaya çıkabilir. Kırışıklıklar, sarkmış ve kuru bir cilt, cilt lekesi gözden kaçmayan belirtileridir.

Vücudun temelinde serbest radikallere karşı kendi antioksidan koruması mevcuttur. Çalışırken veya boş zamanlarda fazla yapılan bedensel veya zihinsel yüklenmelerde bu korumaya aşırı talep isteği olabilir.

Hücreler veya organlar oksidatif stres altında zarar görür. Bunun sonucunda verimsizlik ve güçsüz bir bağışıklık sistemi ortaya çıkar.

Çözüm: Antioksidanlar

Enzimler, vitaminler ve bioaktif bitkisel formdaki maddeler gibi antioksidanlar serbest radikallere karşı etkili bir çözümdür.

Antioksidanlar:
– Serbest radikalleri etkisiz hale getirirler
– Serbest radikaller ortaya çıkabilecek hasarları engeller ve ayrıca bunlara karşı korur.
– Hücrenin enerji üretimi merkezindeki mitokondrileri korur.

ANTİOKSİDANLAR STRESİ YOK EDER! Stresin oranı ne kadar yüksek ise, performansımızı ve sağlığımızı korumak için vücudumuz ve zihnimiz o kadar fazla antioksidana gerek duyar. Özellikle aşağıdaki mikro besinler strese karşı oldukça etkilidir:

– Resveratrol
– Klorofil
– Yeşil çay
– E Vitamini
– Selenyum

Resveratrol

Resveratrol stres anında tehlikeye giren özellikle aşağıdaki organları koruyan çok önemli bir antioksidatif güce sahip bir besin ögesidir.

Oksidatif strese karşı aşırı hassas olan bu organlar özellikle kronik streste tehlike altındadır. Üzerinde birçok araştırma yapılmış bir polifenol olarak resveratrol:

– Beyine kadar ulaşır ve hassas sinir hücrelerini serbest radikallerden korur. Böylece beyindeki yaşlanmaya bağlı hasarlar azaltılmış olur.
– Hassas kalp koroner damar duvarını serbest radikallerden korur ve tehlikeli kalp rahatsızlıklarının önüne geçer.

Bazı bilim adamları Resveratol’ü geleceğin “ömür uzatan maddesi” olarak tanımlar.

Klorofil

Klorofil yaprağa yeşil rengi veren madde olarak dünyanın en önemli enerji üreten maddesidir ve uzun yıllardır tıpta önemli bir etken madde olarak kullanılmaktadır. Şüphesiz, Klorofil’in antioksidan olarak kullanılması bir yeniliktir. Klorofil’in insan organizmasında en yüksek etkileri şunlardır:

– Antioksidatif gücünü artırır
– Kan oluşumunu destekler
– Oksijen ve enerji üretimini destekler

Kronik stresin en büyük tehlikesi vücut direnç sisteminin zayıflamasına yol açmasıdır. Bu durumda vücudun soğuk algınlığı alma tehlikesinin yanında, kanser gibi uzun zamanlı hastalıklara yakalanma ihtimali yükselir. Yapılan yeni araştırmalar Klorofil’in kanser önleyici özelliğe sahip olduğunu gösteriyor.

Yeşil Çay

Yeşil çay ve ekstresi özellikle yüksek ORAC değerini (oksijen radikal yakalama kapasitesi) aşağıya çeken birçok farklı antioksidan içermektedir. Yüzyıllardır Asya bölgesinde tıp biliminde en önemli madde olarak kullanılmaktadır.

E Vitamini

E vitamini neredeyse tüm antioksidatif savunma mekanizmalarına sahiptir. Yağda çözünen özelliğe sahip olduğu için, beynin korunmasında önemli bir yeri vardır. Beyin en yüksek yağ oranı içeren organımızdır.

Selenyum

Selenyum antioksidatif savunmamızın kilit maddesidir. Sadece yeterli selenyum desteği ile çalışan selenyum kontrolü altında enzimlerimiz vardır. Bu enzimlerin vücudumuzu koruyan çok önemli özellikleri vardır:

Kalp hastalıkları, kanser hastalıkları, beyinde oluşabilecek hastalıklar:
(Yaşa bağlı bunama, Parkinson ve Alzheimer gibi beyin ile ilgili hastalıklar)

– Beyindeki selenyum ile işlev gören enzimler oksidatif stresi azaltabilirler ve her şeyden önce bu hastalıkların ön safhalarında olumlu etki yaratacak yüksek değere sahiplerdir. („Selenoproteins and the aging brain.“ Mech Ageing Dev. 2010 Apr;131(4):253-60.)
– Selenyum bunun dışında hücre metabolizmasının gerçekleşmesi ve tiroid hormonlarının aktif halde çalışması için gerekli bir maddedir. („Antioxidant intake and pancreatic cancer risk: The Vitamins and Lifestyle (VITAL) Study” in Cancer 2012 Dec 21. doi: 10.1002/cncr.27936.).

Stres ile ortaya çıkan sağlıksız beslenme alışkanlığı ile vücut, selenyumu yeterli derecede bünyesine alamamış olur. Bu nedenle stres altında ek olarak alınması tavsiye edilir.

2. Enerji üretimini harekete geçirmek

Stresli zamanlarla savaşabilmek için, özellikle fazlasıyla bedensel ve zihinsel enerjiye ihtiyacımız vardır. Doğru mikro besin öğeleri ile vücuttaki enerji üretimini harekete geçirmek ve vücut performansını iyileştirmek mümkündür.

Bilinen en etkili mikro besin ögeleri aşağıdakilerdir:

– B Vitaminleri
– Kolin
– Koenzim Q10
– Demir
– Karnitin

B Vitaminleri (B1, B9, B12)

B vitaminleri beraber işlev görürler ve özellikle beyindeki enerji oluşumu için vazgeçilmez bir mikro besin öğesidir. Ayrıca sorumlulukları şunlardır:

– Glikozun enerjiye dönüşmesi
– Nörotransmitterlerin (serotonin) sentezi
– Kırmızı kan hücrelerinin oluşumu (B9)

B12 vitamini depolanamadığından kesinlikle düzenli olarak alınması gerekir. Dengesiz beslenme, sebze, meyve ve aynı zamanda süt ve süt ürünlerinin çok az oranda tüketilmesi, vücutta B vitamini eksikliğini ortaya çıkarır. Bu eksiklik konsantrasyon bozuklukları gibi durumlara yol açarak, vücut performansını azaltır ve stres anında aşırı B vitamini ihtiyacı duyulmasına neden olur.

B vitamini ek olarak alındığında, stres anında zihinsel vücut performansını korumak ve güçlendirmek için kullanılabilir.

KOLİN

Kolin biyolojik amin grubuna aittir ve aminoasit metabolizması için önemli bir maddedir. Besin maddesi olan kolinin, beyin ve sinir hücrelerinde açıkça görülen bir etkisi vardır. Doğrudan beyin hücrelerine hücum eder ve hafızamızı etkileyen kimyasal bir madde ortaya çıkarır. Aşırı stres altında beyin ve sinirlerdeki performansın sağlanabilmesi için kolin ihtiyacı yüksek oranda artar. Kolin birkaç besin maddesinde bulunur ( yumurta sarısı, ciğer, buğday), ayrıca aşırı stres anlarında vücut acil kolin ihtiyacını günlük beslenme ile tamamen karşılayamaz duruma gelir.

Kolin eksikliğinde görülen uyarı belirtileri şunlar olabilir:
– Unutkanlık
– Uyku problemleri
– Stres
– Baş ağrısı

KOENZİM Q10

Tüm enerjimiz mitokondri olarak adlandırılan hücre organeli tarafından üretilir. Tüm hücrelerde bulunurlar ve vücudumuzun küçük enerji merkezleridir. İşlev görebilmeleri ve yeterli derecede enerji taşıyabilmeleri için, vitamine benzer bir madde olan ve vücudun kendi ürettiği Koenzim Q10’e ihtiyaç duyar. Yüksek enerji ihtiyacı olan kalp ve beyin gibi organlar stres altında yüksek oranda Q10 maddesine ihtiyaç duyarlar. Bunun dışında 30 yaşından itibaren hücrelerimizdeki Q10 miktarı devamlı olarak azalmaya başlar. Bu nedenle her şeyden önce stres anında ve yaş ilerledikçe Q10 tedariğinin arttırılması önemli bir konudur. Yeni araştırmalar beynin ve kalbin hassas kan damarlarının Koenzim Q10 tarafından korunduğuna önemle parmak basıyor.

Koenzim Q10’in vücuda takviye olarak alınmasıyla hücreler daha fazla enerji üretebilir ve özellikle stres anındaki performans gücünü arttırabilir veya tekrardan eski haline getirebilir. Q10, enerji üretiminin oluşmasında yardımcı olurken, aynı zamanda hassas hücrelerin serbest radikaller tarafından zarar görmesini de engeller.

DEMİR

Demir kanımızdaki hemoglobinin merkezi parçasıdır ve insanların enerji ve oksijen ihtiyacının temelini oluşturmaktadır. Demir eksikliği batı dünyasında sık rastlanan mikro besin eksikliğidir. („Iron deficiency and anemia in female athletes-causes and risks” in Harefuah 2003 Oct142(10):698-703, 717.).

Yetersiz oranda demir alımı, yorgunluğa ve performans düşüklüğüne yol açar, ki kadınlar düzenli olarak regl dönemlerinde özellikle bu duruma maruz kalırlar.

Yüksek performanslarda daha fazla demire ihtiyaç duyulduğundan vücut sadece yemek yiyerek bu ihtiyacı karşılayamadığı için, dışarıdan takviye olarak demirin alınması tavsiye edilir, çünkü böylece:

– Zihinsel ve bedensel performans gücü iyileşir
– Oksidatif stres ile oluşan hasarlar azaltılır

KARNİTİN

Mikro besin maddesi olan Karnitin, yağ asitlerini vücut hücrelerimizin enerji merkezi olan mitokondriye iletir. Yani karnitin enerji metabolizması için olmazsa olmaz bir maddedir. Bunların haricinde Karnitin, kalp, kas yapısı, karaciğer, bağışıklık hücreleri gibi birçok organın işlev görmesinde çok önemli bir rol oynar. Bu işlevler karnitin eksikliğinde çok fazla zarar görebilir ve bu da enerji üretimi sorunlarıyla sonuçlanabilir. Karnitin ayrıca sağlığımızın ve performansımızın korunması için gerekli bir faktördür.

Tüm bu mikro besin maddelerini içeren LR Master Drink Formula Green‘i denemek için aşağıdaki formu doldurarak bize ulaşın.

Bu yazıdaki ürünler: